Duygu Demir Demirelöz Duygu Demir Demirelöz
29 Eylül 2021 Azalt! Yeniden Kullan! Yenile!
29 Eylül 2021 - Sosyal İnci'ler
Azalt! Yeniden Kullan! Yenile!
Azalt! Yeniden Kullan! Yenile!

Hayatınızı basitleştirmenize, zihninizi berraklaştırmanıza ve kendinizle bağlantı kurmanıza yardımcı olacak bir yer arıyorsanız, sürdürülebilirliğin bir yaşam tarzı olduğu Minimalist yaşama hoş geldiniz.

Doğal kaynak kullanımının ve tüketiminin azaltılması gerektiğini savunan sürdürülebilirlik kavramının daha da anlam kazandığı dünyamızda yalnızca  plastik kullanımını azaltarak fayda yaratabilir miyiz? Yoksa bu sadece minik bir adım mı? Daha da iyisi için ne yapabiliriz? diye sorduğumuzda sürdürülebilir bir gelecek için değer sağladığımız bir yaşam tarzı olan Minimalizm karşımıza çıkıyor.

Minimalizm, ayrıcalıklıların trendi olarak çıkardığı kıvılcımın yarattığı tüm tartışmalarla birlikte, modern çağın tüketim çılgınlığına ciddi bir darbe vuruyor. Minimalist moda, küçük evlerde yaşam hareketi, sıfır atık gibi hareketler, insanları daha sade ve bilinçli yaşamaya ve sahip olduklarıyla olan ilişkilerini sorgulamaya teşvik ediyor.

Modern çağın tüketimciliğinde, artık mutluluğu elde edebilmek için satın alma, tüketme gibi sanal bir ihtiyacı zihnimizde uygulayan stratejilerin hedefiyiz.

Her dakika reklamlar ve marka teşhirleri bombardımanına tutuluyoruz. 70'lerde günde 500 reklama maruz kaldıysak, bugün günde 5000'i aştık. Telefonlarımıza baktığımız her an bir marka hedefi haline geliyoruz. Bazı pazarlama araştırmacıları, şu anda günde 4.000 ila 20.000 reklama maruz kaldığımızı belirtiyor. StopAd tek başına her kullanıcı için günde 200 reklamı engelliyor.

Bir yandan da, Pazarlama şirketleri ürün ile kullanıcılar arasında bağlantı kurarak insanları daha fazla ürün satın almaya ikna etmek için daha iyi reklamlar yapmaya çalışıyorlar. Böylelikle ortaya çıkan en büyük sorun ise, daha akılsız satın almaya yönlenmemiz oluyor.

  • Reklamcılık ve kitle iletişim araçları profesörü Jib Fowles’in  reklam oluşturucuların bizi duygular aracılığıyla nasıl baştan çıkardığından bahsettiği "Reklamcılığın On Beş Temel İtirazı" adlı makalesinde, reklamların ardındaki duygusal çekiciliğin, aklımızda yolunu bulması ve bazı kişisel nedenlerden dolayı ürünlerine ihtiyacımız olduğuna inanmamızı sağladığından bahsediyor. Bu duygusal çekiciliklerden bazıları; aidiyet ihtiyacı, rehberlik ihtiyacı, başarma ihtiyacı, öne çıkma ihtiyacı, özerklik ihtiyacı, kaçış ihtiyacı, güvende hissetme ihtiyacı ve estetik duyulara duyulan ihtiyaç şeklinde sıralanıyor.

Hayat, hayatın kendisinden ziyade sahip olunan şeylerin doyumuna dönüştü. Sürekli gelişen bu teknikler, insanları daha fazla dağınıklığa ve sonunda hiç kullanmayacakları daha fazla şeyi satın almaya itiyor.

Bu süreç, hem gezegeni hem de canlıları mahvediyor. Ne yazık ki, sadece maddi kaynaklarımız değil, gezegenimiz ve sağlığımız da elimizden gidiyor.

2019 yılında, Dünyamızın bize sunduğu temiz hava, su ve toprak gibi doğal kaynakları bunca yıldır harcadığımız ve artık krediyle yaşadığımız haber oldu. Bu haberde, alışık olduğumuz tüketim düzeyiyle, insanlığın ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek kadar kaynak üretmek için 1.75 gezegen gerektiği gerçeğiyle karşılaştık.

Şimdilerde ise, tüketiciliğin olumsuz etkisi tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaşıyor ve akıntıya karşı yüzmemiz şart.

Herkesin daha dikkatli yaşamak, minimalist bir yaşam tarzına ve bilinçli sürdürülebilirliğe doğru ilerlemek için atabileceği bazı küçük adımlar var.

Peki biz bunun için İnci Holding ailesi olarak ne yapıyoruz?

İnci Ailesi olarak, yaşadığımız yüzyılda kaynakları kullanma şeklimizi değiştirmek için yaptıklarımızın, gelecek nesillerin nasıl yaşayacağını etkileyeceğini  ve ekolojik ayak izimizi küçültmenin ne kadar önemli olduğunu çok iyi biliyoruz.

Bu yüzden, daha sürdürülebilir bir dünya için bizimle aynı heyecanı duyan arkadaşlarımızla gönüllülük esaslı bir “Sıfır Atık Gönüllüleri” takımı kurduk. Ve, bilinçli tüketim için sürdürülebilir ve uygulanabilir bir çalışma planı hazırladık.

Bu yolculukta paylaşmak çok önemli diye düşündük ve hep birlikte paylaşarak parlayalım dedik.

Eylül ayında, evimizde, ofisimizde atıl duran kitap, kırtasiye, ve ofis malzemelerini tekrar kullanıma kazandırmak amacıyla, Kitap-Kırtasiye-Ofis temalı kermesiyle ilk etkinliğimizi gerçekleştirdik.

“Evimdeki atık sıvı yağları doğaya zarar vermeden nasıl geri dönüşüme kazandırabilirim?” diyen arkadaşlarımız için Holding binamızda bir atık kutusu oluşturduk. Ve Sofra Grubu desteğiyle, artık atık yağlarımızı geri dönüşüme kazandırıyoruz.  

 

Bu tür minimalist eğilimler, takipçilerinin yaşama ve harcama alışkanlıkları üzerinde istikrarlı bir etkiye sahip olup, kullanmayı düşündükleri her bir öğenin doğaya etkisini, gerçek değerini ve amacını düşünmelerini sağlayarak onları sürdürülebilir yaşam fikirlerine bir adım daha yaklaştırıyor.

Sürdürülebilir bir gelecek için bütüncül hareket çok önemli. Bizler, bu kıymetli yolculuğun gönüllüleri olarak sıfır atık yeşil ofis/ev uygulamalarımızın bilinirliğini arttırmak için de #paylaşarakparlıyoruz etiketiyle farkındalık paylaşımlarımıza ve kararlı eylemlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz.

Satın aldığımız ürünlerin, hizmetlerin gerçek maliyetlerinin fiyat etiketinde yazandan çok daha fazlası olduğunu kabul edelim. Ve, gerçekten en çok ne istediğimizi, gerçekten neye değer verdiğimizi düşünelim.

Satın aldığımız şeyler zamanımıza, ilişkilerimize ve bir noktada özgürlüğümüze mal olabilir mi?

Alışkanlıklarımızı değiştirmek zaman alır. Ancak, azın çok olduğunu anlama şansı bulan, doğaya saygılı yaşamaya uzun süredir dikkat eden birisi olarak, tüm emeğinize değeceğini söyleyebilirim.

Her gün içinde olduğumuz iş ortamında da, “Daha yaşanabilir bir gelecek için ne yapabilirim?” düşüncesiyle hareket edebilmek ve buna katkı sağladığınızı bilmenin hazzıyla değer yaratabilmenin duygusu tarifsiz.

İyi ki, sıfır atık bilinciyle hareket eden, doğayı seven ve doğaya saygılı İnci Ailesi ile birlikteyim.

 

Referanslar

ADVERTISING'S FIFTEEN BASIC APPEALS on JSTOR

How Many Ads Do You See in One Day? | Red Crow Marketing

Earth's 2019 resources 'budget' spent by July 29: report (phys.org)

1990 Görüntülenme
4
0
62 + 22 =