Şirketlerin etik politikaları ve uygulamaları, iş etiğini makro ve mikro etik programlarının faaliyete geçirilmesi düzeyinde yürütülürken; şirketlerin fiziksel, ekonomik ve sosyal çevre üzerindeki etkilerini belirleyen durum, şirketler içerisinde günlük iş yaşamında olup bitenlerdir.
Gündelik iş ve karar süreçlerinin düzenlenmesine olan ihtiyaç Kurumsal Yönetim ilkelerini gündeme getirmektedir. Kurumsal Yönetim ve Etik arasındaki ilişki özetle şu şekilde açıklanabilir: İyi bir Kurumsal Yönetim Mekanizması etik bir temel ile kurulabilir.
Bu kültür oluşumu ve sisteme olan ihtiyacın gerekçelerine yakından bakalım ve sayıların bizlere neler fısıldadığını anlamaya çalışalım.
Suistimal ı̇nceleme uzmanlarının (CFE) tahminlerine göre tipik bir kurum her yıl gelirinin %5’ini suistimal nedeniyle kaybetmektedir. Her bir Türk vatandaşı yaklaşık 500 ABD Doları (3.000 TL) suistimal zararlarını fonlamak için ödüyor. Transparency International Yolsuzluk Algı Endeksi’ne göre Türkiye, 2018 yılında 41 puanla 180 ülke içinde 78. sırada yer aldı. Türkiye 2008 yılında 163 ülke içinde 58. sıradaydı. Ülkemizin 2012 yılından bu yana en çok gerileyen 5 ülke arasında yer aldığını görüyoruz.
Öte yandan yine küresel rakamlara bakıldığında 2010-2018 yılları arasında büyük global şirketlerin adının karıştığı yolsuzluk boyutunu da içeren etik ihlaller sonucunda toplam 7,5 Milyar Dolar büyüklüğünde bir varlık kaybı olduğu görülmektedir.
O nedenle şirketlerin Etik Uyum Yönetimi’ne öncelikli konuları arasında yer vermeleri kaçınılmazdır.
Diğer taraftan, iş etiği ve itibar ilişkisine en çarpıcı örnek bildiğimiz bir firmadan, Coca Cola A.Ş.’den verilebilir. 2016 yılında açıklanan 188 Milyar Dolar’lık şirket değerinin yaklaşık 27 Milyar Dolarını net mali varlıklar oluştururken; 78,4 Milyar Doları Marka Değeri, 82,6 Milyar Doları ise Güven ve İtibar’dan kaynaklı gayri maddi değer olarak hesaplanmaktadır (Dan Caplinger, 2016). Görülmektedir ki toplam şirket değerinin yaklaşık %85’i gayrimali varlıklardan oluşmaktadır.
Bu oranı destekleyen bir başka çalışma Standard and Poors 500 Şirketleri arasında, Ocean Tomo tarafından yapılan bir araştırma çalışmasıdır. Değerlendirmeye göre, şirket değerini oluşturan maddi varlıklar ve gayri maddi varlıkların yıldan yıla değişimi önümüze çarpıcı bir tablo koyuyor. 1975 yılında şirket değerinin % 83’ü mali değerlerden oluşurken; bu oran geçen her 10 yılda logaritmik olarak düşerek 2015 yılında seviyelerine gerilemiştir. 10 yılda bir tekrarlanan bu araştırmanın sonuçlarına bakıldığında görülmektedir ki; şirket değerleri günümüzde kurum kültürü ile beslenen değerlere ve etik ilkelere uyumun sonucu sahip olunan % 84 oranlarında gayri maddi varlıklarla ölçülmektedir. Bu gayri maddi varlıklara, kurum kültürü ile beslenen değerlere ve etik ilkelere uyumun sonucunda sahip olunabilmektedir. Bir şirketin başarısını tanımlayan unsurlar içinde etik, sorumlu vatandaşlık, sürdürülebilir üretim politikalarının etkinliği, inovasyon politikaları ve itibar kavramları finansal verilerden daha fazla önem taşımaktadır.
Kaynak: Intangible Asset Market Value Study, 2017; Ocean Tomo Standard and Poors
Küresel rekabetin ve belirsizlerin artığı bu dönemde, etik uyum ve itibar konusundaki risklerin bertarafı için şirketlerin yönetim araçlarına yatırım yapması kaçınılmazdır.
Bu süreç kültür dönüşümünün sağlanması, eğitimlerle bilincin artırılması ve yazılı olmayan kuralların kurum DNA’sında kendisini göstermesi ile mümkünken, bilinmelidir ki tespit süreçleri de, alınması gereken önlemlerin bilinmesi için mutlak ihtiyaçtır.
Aşağıdaki grafikte de görüldüğü gibi ihbarlar açık arayla en sık kullanılan tespit yöntemi olarak görülmektedir. İç Denetim ve Yönetim Kontrolü ise sıklıkla sonuç veren diğer tespit yöntemleri olarak görülmektedir.
Kaynak: Global Study on Occupational Fraud and Abuse, 2018; ACFE; TEİD Akademi
Şirketlerin kaslarını bu yönde geliştirerek, uyumun sağlanmasına yönelik iyileştirme faaliyetlerini hayata geçirmesi; daha da önemlisi etik ilkelerle yaşamak konusunda bir kültürü benimsemesi çok önemlidir.
Bilmeliyiz ki iş etiği tek taraflı bir olgu değildir. Her profesyonel, etik kurallara uymak kadar karşı tarafın da aynı kurallara uymasından kazanır. Dolayısıyla etik kodlar sadece uygulandığı şirketi değil o şirketin tüm paydaşları için de bir güven noktasıdır.
Yazan:
Filiz Morova İneler
İnci Holding Etik Yöneticisi
Kaynaklar