Hülya Çuvak Hülya Çuvak
09 Mart 2023 Doğal Afetler, Ekonomik Krizler Sonrası Vergi Yönetimi
09 Mart 2023 - İnci'li Uzmanlar
Doğal Afetler, Ekonomik Krizler Sonrası Vergi Yönetimi
#uzmangörüşü
Doğal Afetler, Ekonomik Krizler Sonrası Vergi Yönetimi

Her birimizi derinden etkileyen 6 Şubat depremi sonrası, tüm yurtta bir seferberlik başlatıldı. İlk günlerde acil yardıma yönelik çalışmalar, şimdilerde uzun vadede neler yapılacağı, dünyadaki başarılı uygulamaların neler olduğu yönüne soruları beraberinde masaya getirir hale geldi. Her çevre kendi mesleki grubu perspektifinde konuyu ele alırken, vergide ve kamu maliyesinde geçtiğimiz benzer dönemlerde neleri yaşadığımızı bu yazıda kısada olsa yer vermek istedim.

Yaşanan doğal afetlerin tahribatının giderilmesi ve yeniden inşa faaliyetleri, büyük ölçüde kamu kesimi tarafından gerçekleştirilmektedir. Özellikle depremler gibi olağanüstü durumlarda kamu harcamaları arttığı için kamu finansman ihtiyacı da artmaktadır. Doğal afet dönemlerinde ortaya çıkan kamu finansman ihtiyacı, kamu maliyesinin konusuna girmektedir. Bahse konu finansman ihtiyacının karşılanması için bir taraftan ülke genelinde herkesi etkileyen ek vergiler konulurken, bir taraftan da doğal afetten zarar gören mükelleflerin vergi ödevlerini azaltıcı politikalar uygulanmaktadır.

Geçtiğimiz 3 yılda Covid'in etkisiyle yaşanan ekonomik krizde kurumlar vergisi oranı yıllar itibariyle kademeli azalacak şekilde düzenlenerek %20 den %25' e yükseltilmişti. 2021 yılında %25 olarak uygulanan vergi oranı 2022'de %23 ve 2023' de de normale dönerek %20 olması yayınlanmıştı.

Ülkemizi yasa boğan 6 Şubat depremi sonrası olağan üstü hal ilan edildi ve deprem bölgesinde afetten etkilenen illeri kapsayacak  vergi ve bankacılık işlemlerini erteleyen yada yeniden düzenleyen usuller çalışılmaya başlandı. Bunların bazıları yayınlandı fakat çalışılmaya devam edilen kapsamlı bir torba yasanın da olduğunu  meslek çevreleri olarak biliyoruz. Bu usul ve esaslar çerçevesinde konuşulan ve beklenti halinde olan bir hususta 2023 yılında %20' ye dönecek Kurumlar vergisi oranının da yine arttırılabileceği yönündedir. 
 
Marmara depremi sonrası 26 Kasım 1999'da çıkarılan 4481 sayılı Kanun ile Ek Gelir, Ek Kurumlar, Ek Emlak ve Ek Motorlu Taşıtlar vergisi getirilip finansman yaratılmaya çalışılmıştır. Yine aynı dönemde  Özel İletişim ve Özel İşlem Vergisi adı altında iki yeni vergi de konulmuş, 2003 yılında özel işlem vergisi kaldırılmış ancak özel iletişim vergisi kalıcı hale gelmiştir.

E-Belgelerde Karekod (QR Kod) Zorunluluğu 1 Eylül 2023' de başlıyor

Gelir İdaresi Başkanlığı sistemlerinden elektronik belgelerin, elektronik ortamda sorgulanması, doğrulanması ve görüntülenmesine imkân vermek üzere, GİB tarafından bilgi içeriği belirlenen Karekod veya Barkod uygulamasının 01.09.2023' den itibaren zorunlu tutulacağı Gelir idaresi 509 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği ile yayınlandı.
 
E-fatura, e-arşiv fatura, e-irsaliye, e-serbest meslek makbuzu, e-müstahsil makbuzu, e-sigorta komisyon gider belgesi, e-döviz ve kıymetli maden alım satım belgesi ve e-adisyon belgesi olarak düzenlenen e-belgelerde yer alacak karekod alanında hangi bilgilerin yer alacağı ve bu bilgilerin veri standartları konusunda Gelir İdaresi Başkanlığı 17.02.2023 tarihinde Karekod Standardı Kılavuzunu yayınladı. Kılavuzda detayları açıklandığı üzere Karedokun elektronik belgelerde yer alması gerekmektedir. Özel entegratörler ile bilgi işlem sistemleri entegrasyonu yapan mükelleflerin sistemlerinde gerekli geliştirmeleri yapmaları gerekmektedir.

Kılavuza ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz. 

 

Kar Payı Avansı Dağıtmak İsteyen Şirketlerin Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar


2022 yılını geride bıraktığımız bu aylarda, her ne kadar yılı kaydi olarak kapatmış olsak da Kurumlar Vergimizi beyan etmediğimiz sürece kanuni olarak yılın kapanmadığını biliyoruz. Bir yandan kaydi olarak yeni yılı yaşamaya başlarken, diğer yandan biten yıl ile ilgili dönem sonu işlemlerimiz ve kar zarar hesaplarımızı kesinleştirme çalışmalarımızı yapıyoruz. Bu ara dönemlerde sıkça rastlanan bir uygulama ise avans kar payı dağıtımıdır olarak karşımıza çıkmaktadır.
Avans kar payı dağıtımı adından da anlaşılacağı üzere "avans" niteliği taşımaktadır. Avans kar dağıtımı uygulaması sırasında önemli olan usul ve esaları ve dikkat edilmesi gereken noktalar aşağıda özetlenmiştir.

Şirketlerin kâr payı avansı dağıtabilmeleri için şirket genel kurulunca kâr payı avansı dağıtılmasına ilişkin karar alınması ve kâr payı avansı dağıtılacak hesap döneminde hazırlanan üç, altı veya dokuz aylık ara dönem finansal tablolara göre kâr edilmiş olması gereklidir.


Dağıtılacak avansın hesaplanması: 

  • Dağıtılacak kâr payı avansı; varsa geçmiş yıllar zararlarının tamamının, vergi, fon ve mali karşılıkların, kanunlara ve sözleşmeye göre ayrılması gereken yedek akçelerin, varsa imtiyazlı pay sahipleri, intifa senedi sahipleri ve kâra katılan diğer kimseler için ayrılacak tutarların, oluşan ara dönem kârından indirilmesi suretiyle hesaplanır. Ödenecek kâr payı avansı, bu şekilde hesaplanan tutarın yarısını geçemez.
  •  Aynı hesap dönemi içinde izleyen ara dönemlerde de kâr oluşması halinde dağıtılacak kâr payı avansı tutarı birinci fıkrada belirtilenlerin yanı sıra önceki ara dönem veya dönemlerde ödenmiş olan kâr payı avansı tutarları da indirilerek hesaplanır. Ödenecek kâr payı avansı, bu şekilde hesaplanan tutarın yarısını geçemez. 

Detaylı usul ve esalar için ayrıca aşağıdaki linkten kanun içeriğine ulaşabilirsiniz.
https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/08/20120809-20.htm

 

 

2724 Görüntülenme
4
0
81 + 27 =