Filiz Morova İneler Filiz Morova İneler
19 Aralık 2023 28. Taraflar Konferansı COP28 İklim Değişikliği ile Mücadelede Yeni Bir Döneme Geçişi Sağlar mı?
19 Aralık 2023 - İnci'li Uzmanlar
28. Taraflar Konferansı COP28 İklim Değişikliği ile Mücadelede Yeni Bir Döneme Geçişi Sağlar mı?
#uzmangörüşü #gezi #sosyalaktiviteler #sürdürülebilirlik
28. Taraflar Konferansı COP28 İklim Değişikliği ile Mücadelede Yeni Bir Döneme Geçişi Sağlar mı?

Sondan Başlayalım – Önemli Kararlar:

200 ülkenin davet edildiği Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) 28. Taraflar Konferansı (COP28), 12 Aralık’ta sona erdi. Türkiye Brazilya, Çin, Japonya gibi ülkelerle birlikte en yüksek delege ile katılan ilk 7 ülke arasında yer aldı.  

Sondan, yani alınan kararlardan başlayacak olursak;

Ülkelere "fosil yakıtlardan uzaklaşma" çağrısının yapıldığı final metni kabul edildi. Fosil yakıt çağının sonu başladı. "Fosil yakıtlardan uzaklaşmaya" yönelik yol haritası onayı BM iklim konferansı için bir ilk oldu.

Önceki konferanslarda görüşülen ancak net adım atılamayan bir diğer başlık olan “Kayıp ve Zarar Fonu” COP28'in ilk gününde kabul edildi. Kayıp ve Zarar Fonu'nun kabul edilmesiyle birlikte özellikle iklim değişikliğine karşı kırılgan ve gelişmekte olan ülkeler iklim değişikliğinin neden olduğu sel, taşkın, orman yangını, çölleşme gibi afetler için finansal destek alabilecek. Yaklaşık 1 Milyar Dolar seviyesinde bağış toplanırken; doğal felaketlerden kaynaklanan kayıpları karşılamak için ihtiyaç duyulan yıllık 100 milyar dolarlık hedefin henüz çok altında.

 

COP 28’de üzerinde mutabakata varılan sonuç metninde yer alan önemli hedeflere hızlıca bakacak olursak;

- 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmak adına 2030’a kadar eylemlerin hızlandırılması yolu ile fosil yakıt kaynaklı enerji üretiminde, adil, sistemli ve hakkaniyetli bir şekilde vazgeçilmesi,

- 2030 yılına kadar küresel yenilenebilir enerji kapasitesinin üç katına çıkarılması,

- Enerji verimliliği oranının iki katına çıkarılması,

- Etkisi azaltılmamış kömürlü termik santrallerin aşamalı olarak devreden çıkarılması,

- Yüzyılın ortalarından çok önce veya ortalarında sıfır ve düşük karbonlu yakıtların kullanıldığı net sıfır emisyonlu enerji sistemlerine yönelik küresel çabaların hızlandırılması;

- Yenilenebilir enerji kaynakları, nükleer enerji, başta emisyonların azaltılmasının zor olduğu sektörlerde karbon yakalama, kullanma ve depolama gibi teknolojiler ile birlikte düşük karbonlu hidrojen üretimi de dahil olmak üzere sıfır ve düşük emisyon teknolojilerinin hızlandırılması;

- 2030 yılına kadar, başta metan olmak üzere karbon dioksit dışı emisyonların önemli oranda azaltılmasının hızlandırılması,

- Karayolu taşımacılığından kaynaklanan emisyonların azaltılması için altyapının geliştirilmesi ile sıfır ve düşük emisyonlu araçların kullanımının hızlandırılması,

- Enerji yoksulluğuna veya adil geçişlere çözüm getirmeyen verimsiz fosil yakıt sübvansiyonlarının mümkün olan en kısa sürede aşamalı olarak kaldırılması
 

Peki Ülkemizde Durum Ne?

- En önemli önceliklerinden birini Kayıp ve Zarar Fonu'ndan yararlanmak olarak açıklayan Türkiye, fondan öncelikli olarak faydalanacak olan kırılgan ülkeler arasında yer almak istiyor. İklim değişikliği etkilerinin yoğunlukla yaşanması bu talep için en güçlü gerekçe.

- 118 ülkenin imzacı olduğu, küresel yenilenebilir enerji kapasitesinin 2030’a kadar üç katına, enerji verimliliğini ise iki katına çıkarmayı hedefleyen küresel taahhüt ülkemiz tarafından imzalanmadı.

- Türkiye COP28'de aralarında İklim Kulübü ve Dayanıklı Gıda Sistemleri'nin olduğu dokuz girişime katıldığını açıkladı.

- Ocak 2023’te yayınlanan Hidrojen Teknolojileri Stratejisi ve yol haritalarının uygulamaya alındığı açıklandı.

- Net sıfır emisyon hedefi için çelik, alüminyum, çimento ve gübre sektörleri karbonsuzlaşma yol haritalarının tamamladığı açıklandı.

- 2053'te yenilenebilir enerjinin payını yüzde 69'a çıkması bekleniyor.

- Kamu Gözetimi Kurumu tarafından Ulusal Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları Mevzuatımızın uygulamaya alınacağı duyuruldu. Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları’nın yayımlanması ile 2024 ilk raporlama dönemi olarak belirlendi. Zorunluluk ve güvence denetimleri süreçlerinin 2026 itibariyle netleştirilmesi bekleniyor.

- Türkiye Uzun Dönem İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı için UNDP paydaş katılımı ve katkısını önemli bir görev edinmiş. İletişim desteği yanı sıra birçok alanda aktif bir role sahip.

- Batarya teknolojileri ile ilgili üretilen akademik proje sayısı giderek artıyor. Müthiş ümit verici bu gelişmede Türkiye’deki üniversitelerimiz de iddialı!

- Bakanlığın desteklediği İklim Elçileri her yerde! Gençlik bir harika! Proje harika! Sayılarının daha da artması umuduyla!

- Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması konusunda Türkiye, çimento sektörü, OECD ülkeleri arasından EU ile neredeyse hizalı; ancak Çelik ve Aluminyum’un adaptasyon için hıza ve fona ihtiyacı var.

- Dünya Bankası’ndan yeşil dönüşüm desteği alan ilk 3 ülke Türkiye, Endonezya ve Brezilya olmuş. Uluslararası finansal kuruluşlar ve raporlama standartları kuruluşları tarafından Türkiye “early adopter” olarak görülüyor.

Ticaret ve Sürdürülebilirlik:

- COP 28’de “Ticaret ve Sürdürülebilirlik” formalite bir evlilikten öteye geçti; resmi ve dengeli bir birlikteliğe geçiş yaptı. Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ), UNCTAD, Uluslararası Ticaret Odası gibi uluslararası örgütlerden üst düzey yetkililerin yoğun katılım sağladığı COP 28’de "ticaret" teması ilk kez odaklı ele alındı. DTÖ'nün Genel Sekreterlik seviyesinde ilk kez katılım sağlaması, sürdürülebilirliğin artık ticaretin "yeni normal" olduğuna işaret ediyor.

- Uluslararası ticaret kuralları çerçevesinde düşük ve yüksek karbonlu ürünlerin veya elektrikli araçların yanı sıra içten yanmalı motorlu araçların gümrük vergilerinin aynı olup olmamasının sorgulanması ve ticaretin iklim değişikliğiyle mücadelede etkili bir araç haline getirilmesi için kuralların değiştirilmesi gerektiği mesajları verildi.

- Etkinlikler sırasında, "ticaret" konusu, kritik mineraller ve enerji dönüşümü, değer zincirlerinin karbonsuzlaştırılması, KOBİ'lerin uyum süreçleri, finansman gibi önemli konularla birlikte değerlendirildi.

- Sınırda Karbon Mekanizması düzenlemeleri, tedarik yasaları gibi başlıklar nedeniyle AB ile ticaretten kaçınmak, kısıtlamalar nedeniyle başka pazarlara kaymak ya da karbon vergisini ödemeyi göze almak sürdürülebilir çözümler değil. Bu yöntemler, uzun dönemde karbonsuzlaşma için ortaya çıkacak yatırım maliyetinden daha pahalı.

- Kıssadan hisse, en sürdürülebilir yatırım : Karbonsuzlaşmaya yatırım!

- ETS’den elde edilecek finansal kaynağın nasıl değerlendirileceğinin bir planı henüz yok. Belirlenmesi bekleniyor.

- SKDM yanısıra Japonya, Fransa ve Almanya’da “tedarik zinciri denetim yasaları” ortaya çıkıyor (Alman tedarik yasası gibi). O nedenle hazırlık için sertifikasyon altyapılarının oluşturulması önemli.

- Afrikalı Liderler karbon piyasasını sermaye girişi için fırsat olarak görüyor. En büyük ihracat kalemi olabilir mi!? Sadece bu başlık için özel bir oturumda Afrikalı liderler ile müzakereler gerçekleşti.

Karbon ve Gelecek Teknolojiler:

- Gelecek teknolojilerin gelişmesi önemli; ancak öncelik, mevcut teknolojileri uygulamalarının artırılması olmalı! Örneğin yenilenebilir enerji (YE) kullanımı oranı her devletin, her sektörün öncelikli ödevi olmalı!

- Tuzak şu: Derdimiz gerçekten iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak mı? Yoksa yeni teknoloji yatırımları ile sermayeyi desteklemek mi? Eğer birincisiyse, gelecek teknolojiler gelişirken; mevcut teknoloji uygulamaları artmalı! Samimi planlama bunu gerektirir.

- Şirketlerde yeşil binalar ve YE kullanımı tercih ile sınırlı kalmamalı; zorunluluk haline getirilmeli görüşü hakim. Bu konuda bankaların özel kredi destekleri devam ediyor (TSKB). Ancak “Enerji Yoğun Sektörlerde” gelecek teknolojiler YE ile eşit öncelik olmalı.

- Karbon salımında Metan adını daha çok duyurmaya başladı. Politikalar ve teknolojinin Fosil Yakıt firmalarına yönelik metan baskısı artarak devam edecek. Bu alandaki teknolojilerin önü açık görünüyor.

- Enerji depolamada farklılaşan metal kullanımı ve teknolojiler artık bir ilerisini konuşuyor! Örneğin lityum pilleri birinci opsiyon olarak şarj istasyonu araç arası iletimde yeniden kullanan, ikinci fazda da metalleri toz olarak geri dönüştüren tesisler hızla yayılıyor.

- Darboğazlar var ama yatırım ortamı için fırsatlar da fazla. Üretimde solar panel, turbin, malzeme ve enerji depolama teknolojileri öne çıkıyor.

Enerji ve Otomotiv Teknolojileri:

- ABD öncülüğünde 20'den fazla ülke, 2050'ye kadar dünya nükleer enerji kapasitesini üçe katlamayı talep etti. Mutabakat metnine girmese de bu konudaki değişimin bir göstergesi olacak gibi.

- Enerji dönüşümü Hub’ındaki hızlı üstten bakış ile “nükleer”, “elektromanyetik” ve “Hidrojen” en cazibeli alanlar; ancak prototip aşamasını geçen şirket sayısı tahminlerden az.

- Hidrojende sınıflandırma akreditasyonu, talebin hidrojen türlerinden hangi sınıf için daha çok gelişeceğinin öngörülemiyor olması; adım atmayı zorlaştıran önemli bir parametre.

- Geleceğin teknolojileri geliyor, ancak prototipler dünyasından ticarileşmeye geçiş süreci ile ilgili merak tüm taraflarda devam ediyor.

- Müşteri deneyimi odaklılık önemli bir başlık. Kullanıcının alışkanlıklarını sürdürülebilirliği destekler nitelikte değiştirebilmek, araç aksamlarında oyunlaştırmanın da kullanılarak sağlanabileceği yenilikçi bir süreç olabilir!

- Önemli sorulardan biri; bir otomobil, müşteri için otomobilden öte her şey olurken; aynı otomobil enerji dönüşümüne hizmet eden mobil bir enerji kaynağı olabilir mi? Ya da yakın gelecekte, bir seyahatteyken dünyanın bir ucundan kiraladığımız aracı, cebimizden çıkardığımız “enerji kartımızı” okutarak kullanabilir miyiz? Şu an cevabı “neden olmasın?” Uçan arabaların da ötesinde futuristik nice sorunun cevabı gibi-her şey mümkün!.

İklim Değişikliği, Verimlilik, Optimizasyon ve Yapay Zeka

- Yeni paradigma; “büyüme” yerine “büyümeme/küçülme” tüketimi azaltırken üretimi de azaltıyor; onun yerine “verimlilik” ile tüketim azalırken, üretimde negatif bir değişim olmuyor. Buna güçlü bir örnek; 2016 yılında Güneş Enerjisi ile çalışan ilk uçak dünyanın etrafını turladı. Bu teknoloji güneşin enerjisini artıralım bakış açısıyla değil; uçağın enerji ihtiyacını azaltalım yaklaşımı geliştirildi! Yakıtsız bir uçak dünyanın etrafını optimizasyon sayesinde turlayabildi! Optimizasyon hayalleri gerçekleştirebilir!

- Bu bakış açısıyla optimizasyon geleceğin başlığı; ve buna en yardımcı araç Dijitalleşme!
 Al Gore’un bu yılki konuşmasında en çok odaklandığı başlıklar da -veri toplama, “interconnetion” ve optimizasyon- konuları oldu!

- Regülasyon, veri tanımlama, doğrulama gibi başlıkların çerçevesinin hala netleşmediği bir ekosistemde bu ne kadar zor da olsa- ilk etapta büyük firmaların odaklandığı konu “veri toplama ve paylaşım teknolojileri”

- Veri toplarken hedeflerin finansal kazanımlarla da ifade edilmesi tüm paydaşların konuya olan ilgisini ve bilgisini artırıyor!

- Teknolojide inovasyon yerine iş modelinde inovasyon konusunun önemi artıyor. O gerekçe ile de “interconnectivity of the systems” araçlarının geliştirilmesi teknolojik inovasyonun en öncelikli konusu!

Diğer Başlıklar:

- Ormansızlaştırma ile büyüyen sektörlere baskı artıyor. Daha adil büyüme için bu konuda finansal teşvik ve modellerin daha çok devrede olması bekleniyor.

- İklim değişikliği ana konu öte yandan dünya nüfusunun %81’i çevresel altyapı hizmetlerine ulaşamıyor. Bu yatırımlar cazibesini yitirmemeli.

- Kalkınma Amaçlarından çeşitlilik, kapsayıcılık başlıkları için daha çok yol var ancak “Kadın Hakları” konusu tüm kıtalarda bir hayli benimsenmiş! Uygulanması ve kültürleri de dönüştürmesi üzerine yoğunlaşılıyor.

- Sürdürülebilirlikte Liderlik Yaklaşımı en önemli konulardan biri. Özel sektör, konunun teknik belirsizliklerinin sebep olduğu bu dönemi; kendini “acil ve önemli durum içgörüleri” (sense of urgence) konusundaki yetkinliğini artırmak için değerlendirmeli. “Liderlik” hiç bu kadar önemli olmamıştı. Cesur, iç görülü ve harekete geçmek için inisiyatif alan liderler, iklim değişikliğinin gerektirdiği dönüşüm sürecinin en kritik aktörü olacak. Bu noktada “orta kademe” yöneticilerin ilham verici, heyecan uyandırıcı liderlik vasıflarının olması çok kritik! Konu ile ilgili olarak şirketlerde “sürdürülebilirlik ve teknoloji akademileri” kurulmaya devam ediyor. Bu alana olan ihtiyaç günden güne artacak.
 

Organizasyonel Deneyimler: Etkileyici COP28 BAE:

- İnci Holding’i temsilen TÜSİAD Heyeti ile 1-6 Aralık tarihleri arasında katılım sağladığım COP 28’in harika bir deneyim ve öğrenme platformu sunduğu kanısıyla ayrıldım.

- Tematik Merkezlerin bulunduğu Yeşil Bölge ve ülke, kuruluş pavilyonlarının bulunduğu Mavi Bölge’den oluşan, yaklaşık 438 Hektarlık Expo City Dubai Bölgesi’nde bulunan etkinlik ölçek açısından etkileyiciydi. Yaklaşık 300 kuruluşun pavilyonunun olduğu ve her birinde günde yaklaşık sekiz panelin gerçekleştiği, bilginin hızla üretildiği ve değerlendiği bir ekosistem!

- Paris’teki Disneyland’a gidenler için anlamlı olabilecek bir benzetme:  “Mavi Bölge” daha çok Disneyland bölümü gibi; geçmişle bağı daha kuvvetli ama sunduğu renklerle geleceğe göz kırpan; daha çok karakterin ama ana roller kadar yan rollerin olduğu; daha odaklı bir bölge iken; “Yeşil Bölge” daha çok “Universal Studios” havasında, futurist, geçmişle bağı olmayan, heyecanlı ve kahramanlık hikayelerinin insanı alıp götürdüğü, “merkez”leri ile ilham verici ve heyecan uyandırıcı bir alan! Ben neredeyim diye sorduğumda; bir ayağım Yeşil Bölge’de ama ağırlık merkezim Mavi Bölge’ye göz kırpıyor!

- Etkinliklerin sürdüğü Sürdürülebilirlik Merkezi’nin de içinde bulunduğu Terra Bölgesi’deki dev güneş panelleri alandaki enerji ihtiyacını karşılaması ve görüntüsüyle etkileyici.

- Genel salonlarda müzakereler COP 28 Başkanlığı etkinlikleri sürerken, mavi bölgedeki ülke ve kuruluş pavilyonlarında harika oturumlar gerçekleşti.  COP 28 programı ile sınırlı kalmamak; kuruluşların kendi sitelerinden etkinlik programlarını indirmek ve önceden çalışmak etkinlik katılımını daha verimli hale getiriyor.

- Yeşil Bölge’deki Teknoloji, Enerji Dönüşümü, Mobilite, Sürdürülebilirlik Merkezleri’nde sunulan teknoloji ve oturumlar çok ufuk açıcı ama galeri projelerinin farkında olmak gerek. Geri dönüşü 12 yıl olan sürdürülebilirlik çözümleri var; devlet destekli ama ticarileşmek için çok pahalı-sergilemek güzel

Son olarak; sürdürülebilirlik uzun bir yolculuk; ancak güven sağlamak için aksiyon almak ve net olmak gerektiği aşikar! Ancak aksiyonların etkisini artırmak için de konuşmaya ve amaçlar için ortaklıklara ihtiyaç var! İşte tam da bu nedenle, gelmeden önce ince bir septik perde ardından gözlemlediğim COP 28; tüm dünyanın aynı anda İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik konuştuğu, düşündüğü, birbiriyle buluştuğu, öğrendiği, bu konuda ufkunu genişlettiği bir platform sunuyor! Tıpkı bir damlanın zamanla taşı delebileceği gibi bu odaklanma ile yol kat etmek mümkün. Ancak gözetilmesi gereken şey şu: “karar vermekten daha çok etkiye sahip olan şey kararlı olmak!”

935 Görüntülenme
8
0
59 + 12 =